logo
  • 10 Mart 2025
  • 15 Okuma
  • 0 Yorum

BURSA’DA GERÇEKLEŞTİRİLEN İŞ BIRAKMA EYLEMİ DUYURUSUNA İLİŞKİN OLARAK BAŞLATILAN İDARİ SORUŞTURMA

Sendikamızın genel hukuk ve toplu iş sözleşmesi sekreterinin, Bursa’da gerçekleştirilen iş bırakma eylemi duyurusuna ilişkin olarak başlatılan idari soruşturmayı duyurmak ve tepkimizi aktarmak istiyoruz.

Kültür Emekçileri Sendikası olarak, 13 Ocak 2025 tarihinde, TÜİK'in açıkladığı yıllık enflasyon rakamlarının çok altında kalan 11,54'lük memur zammına dikkat çekebilmek amacıyla ülke genelindeki diğer konfederasyonlar ve memur sendikalarıyla birlikte tüm üyelerimize iş bırakma eylemi çağrısı yapmıştık. Aynı gün, KESK, ASIM SEN, BASK, HÜR SEN, BİRLEŞİK KAMU-İŞ, EĞİTİM-İŞ, HÜRRİYETÇİ EĞİTİM SEN, EĞİTİM GÜCÜ SEN, ANADOLU EĞİTİM SEN ve TÖB SEN gibi sendikalar üyeleri memurlarla birlikte bu eyleme katılmışlardır.

Unutulmamalıdır ki, iş bırakma eylemi, anayasal bir hak olup, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 51. ve 90. maddeleri ile güvence altına alınmıştır. Ayrıca, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu, çalışanların kolektif eylem hakkını tanımakta ve sendikal faaliyetlerin engellenemeyeceğini açıkça belirtmektedir. Anayasa Mahkemesi ve Danıştay kararları, ILO’nun Türkiye'nin imzalamış olduğu kararlar ve birçok AIHM yargı kararı, kamu çalışanlarının sendikal haklarını kullanabileceğini defalarca vurgulamıştır. Bu doğrultuda, iş bırakma hakkı kullanmak, sadece bir hak değil, aynı zamanda demokratik bir sorumluluktur.

Ne yazık ki, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından, Sendikamızın Merkez Yönetim Kurulu Üyesi ve Hukuk ve toplu iş sözleşmesi sekreteri Sn. Burç BALCI hakkında, bu eylemi sanatçılara duyurduğu gerekçesiyle başlatılan soruşturma, sendikal hakların engellenmeye çalışıldığının açık bir örneğidir. Bu soruşturmanın, sendikal hakların kullanılmasını engellemek ve üyelerimize baskı kurmak amacıyla başlatıldığını düşünüyoruz. Burada yalnızca bir kişi değil, onlarca kişi ifadeye çağrılmış ve sanatçılarımız üzerinde bir yıldırma ve baskı politikası uygulanmaya çalışılmıştır.

Türk Ceza Kanunu’nun 118. maddesi, sendikal hakların engellenmesini suç olarak tanımlamaktadır. Bu kapsamda, sorumlular hakkında tüm hukuki haklarımızı kullanarak gerekli girişimlerde bulunduğumuzu ve bulunacağımızı belirtmek isteriz.

Sendikal hakların kullanımına yönelik bu tür engellemeler, yalnızca bireysel değil, toplumsal bir kayıptır. Bu tür uygulamaların, kamu zararına yol açtığı ve hukuka aykırı olduğu açıktır.

Bu nedenle, başta Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü olmak üzere Kültür ve Turizm Bakanlığı’nı protesto ediyor, bu tür engellemelerin durdurulmasını talep ediyoruz.

Tüm kültür ve sanat emekçilerini, sendikal mücadelemize destek olmaya, haklarını savunmaya ve dayanışmayı büyütmeye çağırıyoruz.

Birlikte güçlü ve özgür bir mücadele için, omuz omuza verelim!

Yorum Ekle

Gerekli Alanları Doldurun Aksi Halde Yorumunuz Yayınlanmayacak *
Yorumunuz Onaydan Geçtikten Sonra Yayınlanacaktır.

Bülten Aboneliği

Abone Olarak Güncel Haberler Ve Duyurularımızdan Haberdar Olabilirsiniz. Sosyal Medya Sayfalarımızdan Bizi Takip Edebilirsiniz.